Grup Terapisi

Grup psikoterapisi aynı anda birden çok hastayı tedavi etmek amacını taşır. Bu amaçla destek grupları, kendine yardım grupları, kriz grupları, bilişsel-davranışsal gruplar, kişiler arası ilişkiler grupları ve çözüm yönelimli gruplar kurulabilir.

Kişilerarası psikoterapi gruplarının ana odağı şimdi ve burada bağlamındaki sosyal ve kişilerarası etkileşimlerin uyumlu ve uyumsuz şekillerinin incelenmesidir.

Grup seçiminde teşhis, kişilik yapıları ve cinsiyetlerin dengelenmiş olması tedavi etkinliğini arttırır. Yalom, 7-8 kişilik grupları ideal bulur. İki ya da üç depresyonlu hastanın, diğer duygusal problemleri olan kişilerin oluşturduğu gruba dahil edilmesi tercih sebebidir. Burada önemli olan hastaların diğer kişilerle iletişime istekli olmaları ve kişilerarası ilişkilere değer vermeleridir. İçgörü ve kendi kendini değerlendirme yeteneği de tedavinin başarısında önemli rol oynar.

Grup terapilerinde, bir kısmı diğer psikoterapi yöntemlerinde de benzer olan bazı terapötik etmenler söz konusudur. Bunlar;

1)Umut aşılama

2)Evrensellik

3)Bilgi sağlama

4)Fedakârlık

5)Birincil aile özelliklerinin grupta tekrar yaşanması ve bunun tedavi edici yönü

6)Toplumsallaştırıcı tekniklerin geliştirilmesi

7)Taklitçi davranış

8)Karşılıklı öğrenme

9)Grup bağlılığı

10)Duygusal boşalma

11)Varoluş etmenleri

Gruptaki bireylerin kendi sıkıntı ve ızdıraplarının başkalarının yaşadığına benzer olduğunu görmesi yalnızlık duygusundaki hastalar için bir ilham olabilir. Evrensellik noktasında kendini damgalanmış olarak hisseden hasta başkalarının duygusal yaşantılarına olan benzerliği fark ederek dünyada tek ve yalnız olmadığını algılar. Başkalarına yardım etmekle kazanılan tatmin duygusu, fedakârlık içeriğinde anlam kazanır.

Birinin, başkalarına sunacak değerli bir şeyi olduğuna inanması ve bunu yaşaması, kendilik değerinin yapılandırılmasında önemli bir rol oynar. Umut aşılama bir diğer terapötik etmen olup, gruptaki hastaların duygusal problemlerinin rahatladığına tanık olmakla gerçekleşir. Bu sayede hastalar iyileşmenin ulaşılabilir bir hedef olduğunu görürler.

Karşılıklı öğrenme de grup terapisindeki terapötik değişiklikleri sağlayan temel etmenlerdendir. Karşılıklı öğrenme süreci, bozuk ilişkilere yol açan etkileşimlere sebep olan iç ruhsal çarpıtmaların ve yanlış varsayımların keşfedilmesini kapsar. Bu süreç bireysel psikoterapinin aktarım ilişkilerinin sergilenmesinde de rol alır. Aktarım grubun sosyal ikliminde daha etkili ve kolay gerçekleşir.

Grup terapilerinde çoğu kez farklı cinsiyette iki terapist tercih edilir. Bu yaklaşım, aile özelliklerinin grupta yinelenmesini sağlar ve cinsiyetle ilgili kişilerarası sorunlara hitap eder. Yardımcı terapistlerin, her grup çalışmasından sonra değerlendirme yapmaları, grubun ilerleyişini ve yönetimini tartışmaları ve tedavinin planlanması için bir araya gelmesi önerilir.

Etkileşim grupları dağınık bir ortamdır. Terapistler bu açık ortamda yönlendirmesiz yani nötr bir tutum alarak, grubun özgürce sosyal bir topluluk şekline dönüşmesini sağlarlar. Grup ortamındaki kişilerin bütünlüğünü korumak için, üyeler arası ekstra grup ilişkilerine izin verilmez. Temel varsayım, gruptaki etkileşimlerin, dışarıdaki ilişki şekillerine benzediği ve bunları tekrarladığıdır.

Bilişsel-davranışsal grup terapileri ise, kişilerarası ilişkiler gruplarına göre belirgin farklılıklar içerir. Bilişsel-davranışsal gruplar oldukça yapısal, homojen ve çoğu kez kısa sürelidir. Hedef belirleme ve tedavinin seyri daha sabittir. İlk aşamada bilişsel-davranışsal terapinin teorisi ve mantığıyla ilgili eğitim verilir. Daha sonra hastaların, günlük yaşamlarındaki hatalı davranışlarını fark etmelerine ve değiştirmelerine yönelik aşamalı uygulama görevleri verilir. Öğrenilen araçlar grupta paylaşılır. Bu süreçte, kişinin negatif kendilik algılamaları, gruptaki diğer üyelerle karşılaştırılarak kontrol edilir. Son aşamada terapötik süreç yeniden çerçevelendirilir.

Grup terapileri sosyal ve etkileşimli doğasıyla, bireyin kendine yönelik altta yatan negatif duyumlarının yüzeye çıkmasını kolaylaştırır. Başkalarına faydalı katkıda bulunma sayesinde özsaygı güçlenir. Olumsuz yanlış algılamaların farkındalığı daha kolay sağlanır.

Grup terapileri kısa süreli, uygun maliyetli bir terapi alternatifidir.

Biz de Antalya Psikoterapi Merkezimizde cinsel işlev bozukluklarının tedavisinde, her türlü fobi tedavisinde, depresyon, panik atak ve anksiyete tedavisinde, çift ve aile sorunlarında, kişisel gelişim ve psikolojik eğitimlerde grup terapilerini sıklıkla tercih ediyor ve uyguluyoruz.