Yeme Bozukluklarının Tanı ve Tedavisi

Yeme bozuklukları, yeme bozuklukları nelerdir, yeme bozukluklarında tanı ve tedavi nasıldır?

Beslenme yaşam için gerekli aynı zamanda da yaşam kalitesini büyük ölçüde etkileyen bir davranıştır. Bebeklik döneminden itibaren başlayarak okul çağına kadar gelişen beslenme davranışı; ebeveyn tutumları, ödül sistemi, çocuğun duygusal durumu ve sosyal çevreyle şekillenir ve gelişir.

Yeme tutumu birçok olay ve durumdan etkilenir. Sağlıklı bir yaşam için beslenme dikkat edilmesi gereken bir konudur. Fakat yemek yeme davranışına yönelik kontrolcü olma ve vücut ağırlığı hakkında yoğun endişe duyma durumu beslenme konusuna dair takıntı gelişmesine yol açar. Yeme bozukluklarında bedensel belirtiler ön planda gibi gözükse de aslında psikiyatrik bir rahatsızlıktır. Psikososyal ve fiziksel fonksiyonların bozulması sonucunda ruhsal sıkıntıların açığa çıkması ile karakterize psikiyatrik rahatsızlık olarak tanımlanır. Aşırı yemek yeme ya da sağlığı ciddi düzeyde etkileyecek biçimde yetersiz yeme davranışı gözlenir. Zayıf olmaya aşırı özen gösterilmesi ya da şişmanlamaktan aşırı derecede korkulması yeme bozukluğuna yol açan etkenlerdendir. Bazı vakalarda ciddi sağlık problemleri görülür. Hatta tedavi edilmezse ölümcül olabilir.

Yeme bozukluğunun tam olarak nedeni bilinmemekle birlikte birden fazla faktörün bir araya gelmesi sonucu gelişir. Genetik, toplum baskısı, beden algısındaki değişimler ve psikolojik faktörler yeme bozukluğu gelişmesinde etkilidir. Düşük benlik saygısı, kontrol kaybı duygusu, değersizlik hissi, aile içi problemler, dürtüsel davranışlar, depresyon, obsesif kompulsif bozukluk ve kimlik karmaşası gibi altta yatan psikolojik problemler yeme bozukluğuyla ilişkilidir. Fiziksel istismar, cinsel istismar ya da ihmal durumu tetikleyiciler arasındadır. Mükemmeliyetçi kişilik yapısına sahip olmak yeme bozukluğu gelişme riskini artırır. Flört ve ilişki durumları için kendini karşı cinse beğendirme arzusu da bu bozukluğun gelişmesine yol açabilir. Kültürel baskılar, sosyal medya, toplumsal güzellik dayatmaları ve reklamların etkisi, aşırı diyet ve spor yapma gibi durumlar yeme bozukluğuna neden olan bir diğer etkenlerdendir.

Özellikle sosyal medyada birçok fotoğrafın düzenlenebiliyor olması ve instagramla birlikte kendini nesneleştirmenin artması bireylerin beden imajına yönelik endişesini artırır. Sosyal medyadaki sürekli iyi görünme hali kendi vücut şeklinden memnun olmayan bireylerin birbirlerini kıyaslamasına yol açar. Böylece vücut biçiminden memnun olmayan bireylerin yeme davranışları bu durumdan negatif yönde etkilenir. Ergenlerde akranlar arasında kilolu olma endişesi, alay konusu olma ve başarılı olabilmek için dış görünümün önemli olduğu düşüncesi yeme bozukluğu gelişme riskini artırır. Kadınlarda erkeklere oranla daha sık gözlenen bir rahatsızlıktır. Fakat günümüzde artık genç erkek popülasyonunda da bu hastalığa rastlama oranı her geçen gün artmaktadır. Ergenlik döneminde meydana gelen değişiklikler, stresli yaşam olaylarının artması ve sosyal rollerdeki değişimler yeme bozukluğu gelişmesinde riskli dönemler arasındadır.

Yeme bozukluğu, kişinin aşırı yemek yemesi ya da yeme düzenini aşırı kısıtlaması, yemek sonrası ağır egzersizler yapması ve yeme sonrası kusma davranışlarında bulunmasıyla kendini gösterir. Kısa sürede aşırı kilo kaybetmek, sık sık kalori hesabı yapmak, aynaya sık sık bakmak, bozuk beden algısı, ciltte ve ağız bölgesinde özellikle dişlerde oluşan yaralar, kusmaya bağlı olarak mide sorunları, vitamin kaybı, sosyal ortamlarda yemek yemekten kaçınma davranışları, öğün atlama ve sürekli kilo vermeyle ilgili sohbetler yeme bozukluğunun duygusal ve davranışsal belirtilerinden bazılarıdır.Şiddetli kabızlık, yavaşlamış solunum ve nabız, yorgunluk hali, saç kaybı, tırnak kırılmaları, adet döngüsünde bozulma, kas güçsüzlüğü ve zayıf bağışıklık sistemi fiziksel belirtilerden birkaçıdır.

DSM 5 ‘te Yeme Bozuklukları 8 alt kategoride sınıflandırılmıştır.

*Pika.
*Ruminasyon Bozuklukları.
*Kaçıngan / Kısıtlayıcı Beslenme.
*Anoreksiya Nervoza.
*Bulimia Nervoza.
*Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu.
*Tanımlanmış Diğer Beslenme ve Yeme Bozuklukları.
*Tanımlanmamış Diğer Beslenme ve Yeme Bozuklukları.

Pika:
Besin değeri olmayan maddelerin (toprak, tebeşir, saç,kağıt,sabun, kömür, kil vb.) bir aydan uzun bir süre yemek olarak tercih edilmesi, bu maddelerden tiksinilmemesi ve istikrarlı bir şekilde tüketilmeye devam edilmesi pika sendromu olarak tanımlanır. Yaygın görülen bir yeme bozukluğudur. Çocukluk döneminde daha sık gözlenen bir rahatsızlık olmasına rağmen yetişkinlerde de görülmektedir.

Ruminasyon Bozuklukları:
Yutulan bir besinin istemli olarak tekrar ağza geri getirilerek çiğnenmesi, tekrar yutulması ya da dışarı tükürülmesidir. En az 1 ay süreyle tekrar eden geviş getirme davranışlarıdır. Ruminasyon bozukluğu herhangi bir başka rahatsızlığa bağlı değildir. Genellikle bebeklik döneminde ve zihinsel engelli bireylerde sık karşılaşılan bir rahatsızlıktır.

Kaçıngan - Kısıtlayıcı Beslenme:
Beslenirken aşırı seçici olma durumu “kaçıngan/kısıtlayıcı beslenme” olarak tanımlanır. Mide bulantısı, kusma, boğulma, gıda zehirlenmesi ya da alerjik reaksiyonlar sonucunda kaçınma davranışı gelişebilir. Ayrıca bazı gıdaların dokusuna, rengine veya kokusuna yönelik kaçınma davranışları görülebilir. Belirgin bir kilo kaybı vardır. Tüp yardımıyla beslenme ya da ağızdan besin takviyelerine bağlı olma durumu mevcuttur. Bu durum bireyin işlevselliğini negatif etkiler.

Anoreksiya Nervoza:
Bireyin vücut ağırlığını algılamasıyla ilgili bir bozukluktur. Birey kilo almaktan aşırı derecede endişe duyar. Zayıf olma tutkusu vardır. Hep daha fazla zayıflamayı amaçlar. Belirgin bir şekilde düşük vücut ağırlığına sahiptir. Kilolarını kontrol edebilmek için yemekten sonra ağır egzersizler ya da spor yapar ya da yemekten sonra kusma gibi yöntemlere başvurabilir. Adet görememe, kansızlık, kalsiyum eksikliğine bağlı olarak kemik erimesi, düşük tansiyon, düşük nabız ve hareketlerde yavaşlama gibi belirtiler görülebilir.

Bulimia Nervoza:
Birey, bulimia ataklarında çok fazla tıkınırcasına yemek yer. Sonra kilo almaktan kaçınma güdüsüyle yeme davranışının ardından kendini kusturma, hiç beslenmeme, aşırı egzersiz yapma, bağırsak çalıştıran veya idrar söktürücü ilaçlar kullanma gibi davranışlar sergiler. Her yeme davranışının ardından gelen kusma sorunu tıbbi sorunları da beraberinde getirir. Kızarmış ve yaralı bir boğaz, reflü, mide kapağında bozulmalar, idrar söktürücü ilaçlar nedeniyle böbrek sorunları,diş minelerinin erimesi, dişte çürükler ve boynun altındaki bezlerde şişlik gibi çeşitli sorunlar oluşur.Genelde bulumik davranışlar gizlice yapılır.

Bulimia nervozadan muzdarip olan bir kişi çoğunlukla normal kilodadır. Diğer beslenme bozukluklarına kıyasla vücut ağırlığı bakımından daha az fark edilir. Kısa bir zaman diliminde normalden daha fazla yemek yeme, yeme atakları sırasında kontrol kaybı yaşama ve kilo alımını önleyebilmek için haftada 1 kez kusma gibi davranışlarda bulunma tanı için önemli kriterdir.

Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu:
Tıkınırcasına yeme bozukluğunda, birey yemek yerken kontrolünü kaybeder. Benzer koşullarda çoğu kişinin yiyebileceği yemekten fazlasını yer. Hatta rahatsızlık verecek düzeyde tokluk hissedene kadar yeme davranışı sergiler. Yeme ataklarının ardından suçluluk duyguları artar. Bulimia nervozadan farklı olarak yeme davranışından sonra kusma ya da aşırı egzersiz gibi telafi edici davranışlarda bulunmaz.Bu hastaslıktan muzdarip olan kişilerin kilosu normalin biraz üstündedir. Obezite, diyabet, hipertansiyon ve kardiyovasküler rahatsızlıklar gözlenir.

Tanımlanmış Diğer Beslenme ve Yeme Bozuklukları:
Bireyin hayatını negatif yönde etkileyen, çok yaygın görülmeyen ve diğer yeme bozukluğu kategorilerine uymayan yeme bozuklukları bu gruba girer. Örnek olarak gece yeme davranışı verilebilir. Sabahları iştahsızlık vardır. Günlük alınan kalorinin yarıdan fazlasının gece alınması, uykudan kalkıp yeme davranışında bulunma ve ardından uyku problemleri yaşama gibi belirtiler gece yeme bozukluğunda görülür.

Tanımlanmamış Diğer Beslenme ve Yeme Bozuklukları:
Bireyin hayatını negatif yönde etkileyen, işlevselliğinde problemlere sebep olan fakat beslenme ve yeme bozuklukları tanı kategorisinden herhangi birisinin tanı ölçütlerini tam karşılamayan bir kategoridir.

Yeme Bozukluklarında Tedavi:
Yeme bozukluğu tedavisinde, hastalığın temeli psikolojik kökenli olduğu için psikoterapi yapılması önerilir. Bireyin öyküsüne ve hastalığın belirtilerine göre tedavi planı yapılır. Yeme bozukluğu teşhisi koyabilmek için vücut kitle endeksine bakılır. Hastalığın seyrine göre birkaç farklı uzmanla birlikte çalışılabilir. Psikolojik müdahalelere ek olarak, beslenme ve diyet eğitimi verilir varsa eşlik eden diğer rahatsızlıkların tedavisi de planlanır. Bu süreçte aile bireylerinin tedaviye olan desteği büyük önem taşır. Bilişsel davranışçı terapi yöntemi beslenme bozuklukları tedavisinde tercih edilen ekollerden biridir. Stres ve duygusal durumlarla baş edebilme yöntemlerini öğretmek tedavinin hedeflerindendir. Yeme bozukluğunun kavranması, yemek yeme yöntemlerinin değiştirilmesi ve besinlerle olumlu bir ilişki geliştirebilmek amaçlanır.

Psikolog Funda Buharalı.

Antalya Psikiyatri ve Psikoterapi Merkezi, Psikiyatrist ve Psikoterapist Antalya.

Facebook Twitter E-Mail Whatsapp