Psikofarmakoterapi
Farmakoterapi (ilaç tedavisi) günümüzde en hızlı psikiyatride gelişmektedir. Beyindeki nörotransmitter sistemin aydınlatılması gerçekleştikçe ilaç tedavisi de yan etkilerden uzak ve spesifik noktaları hedefleyerek modern tedavilerde atılım yapmıştır.
Psikiyatride tanı ve bulgu kümesi ve sıklığı birleştirilip, bu bulguları taklit eden etyolojik ve fizyopatolojik etkenler dışlanarak konur. Psikiyatrik tanılar genelde bir belirti ve duyum kümesi şeklindedir.
Ruhsal sıkıntı ve rahatsızlıklarda ilaç tedavisi tek başına, tamamen iyileşme için yeterli değildir. Eğitim, psikososyal destek ve kişiye ve psikopatolojiye uygun psikoterapilere daima ihtiyaç vardır.
Birçok psikotrop ilacın etkisi ortalama üç haftada görüldüğü için erken ilaç değişimi ve gereksiz ilaç kombinasyonundan kaçınılmalıdır. Tedavi planına hastanın ve ailenin aktif olarak katılımı sağlanmalıdır. Hekimin hastalık sürecini, ilaç etki ve yan etkilerini hasta ve aile ile paylaşarak rahatlatma, güven verme, ilgi, alaka ve empatinin kurulması tedaviyi pozitif yönde etkiler.
İlacın tam etkili minimum dozunun ayarlanması, idame ve profilaktik tedavi sürelerinin yeteri kadar olması hem tedavi hem de nükslerin önlenmesi yönünden önemlidir.
İlaç tedavisine başlarken, ruhsal durum kadar ve fiziksel durum ve eşlik eden organik hastalıklar göz önünde tutulmalıdır. (Kalp hastalıkları, böbrek, karaciğer rahatsızlıkları gibi) Verilecek ilacın ailesel veya kişisel öyküde önceden iyi ya da kötü etkileri ilaç seçiminde önemli bir kriterdir.
Özellikle mani gibi duygudurum bozukluklarında ailenin ve hekimin bulguları erken dönemde fark ederek ilaca erken başlanması, tedaviyi hızlandırmakta ve nüksleri önlemektedir.
Klozapin, karbamazepin, lityum, valproat gibi bazı psikotrop ilaçların yakından laboratuar takibi gerekir.
Tıbbi değerlendirmede temel prensip ve yaklaşımımız şöyledir;
1-Detaylı bir öykü alımı ve fizik muayene ile önceden atlanmış tıbbi problemleri ve şimdiki durumla ilgili organik patolojileri atlamamak
2-Gereksiz tetkiklerden kaçınarak ayrıntılı anamnez ve fizik muayene bulguları neticesi kişiye ve organik patolojisine uygun laboratuar testlerini istemek
3-Gereken durumlarda spesifik testlere yönelmek (kan plazma ilaç düzeyleri, EKG, göğüs röntgeni, nöroendokrin testler, tomografi, manyetik rezonans görüntüleme (MR), EEG, polisomnografi, uyarılmış potansiyeller, magnetoensefalografi gibi). Antalya psikiyatrist uzmanlarımız eğer tedavinizde gerekiyorsa en uygun olacak ilaç tedavisini önerip hızlı bir iyileşme sürecini gösterecektir.