Psikoterapi ve İlaç Tedavisinin Kombinasyonu
Bazı ruhsal sorunların tedavisinde psikoterapi ile ilaç tedavisinin birlikte kullanımı psikiyatristlerce tercih edilir. Burada amaç psikotrop ilaçlar ile psikoterapinin etkinliğini arttırmaktır. Bu kombinasyon gelişigüzel değil, her iki tedavi bilinçli biçimde bütünleştirildiğinde maksimum verimi verecektir.
Bir çok psikiyatrik araştırmada kombine terapi sonuçlarının ilaç ve psikoterapi uygulamalarının tek başlarına uygulanmalarına göre daha üstün olduğu görülmektedir. Kombine tedavi yöntemi psikiyatrist-psikoterapistlerce farmakoterapi yönelimli psikoterapi olarak adlandırılır. Tüm psikoterapi yöntemleri endikasyon olduğunda ilaç tedavileri ile birleştirilebilir.
Psikiyatrik ilaçların psikoterapi ile birlikte kullanımında şu yararlar elde edilir.
1)Özellikle şizofreni ve bipolar bozukluk gibi hastalıklarda düşmanca tutum ve kaygı azaltılarak hastanın psikiyatrist-psikoterapist ile iletişimi ve terapötik sürece katılımı arttırılır.
2)Hastadaki belirti ve bulguları hızlıca gidermek gerektiğinde ilaç kullanımı daha etkindir.
3)Psikoterapi ve farmakoterapi bir diğerini kolaylaştırıcı etkiye sahiptir. Bazen psikoaktif ilaç psikoterapiye başlama ve devam etme direncinin üstesinden gelmeye yardımcı olurken, bazen de psikoterap sayesinde ilaç kullanmayı reddeden hasta ilaç tedavisini kabul eder hale gelir.
4)İlaç kullanımı ile belirtilerin azalması hastanın iletişim ve motivasyonunu geliştirecek, kaygıyı azaltan ilaçlar bilişsel anlamayı kolaylaştıracak, bellek, öğrenme ve odaklanma artacaktır.
Psikiyatristin kapsamlı bir psikofarmakoloji bilgisine ve farklı psikoterapötik tekniklerle ilgili yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olması sayesinde optimum verim alınarak, her iki yöntem de ideal biçimde birleştirilebilir. İlaç etkileşimlerini, kullanım alanlarını, ilacın farmakokinetiği ve farmakodinamiğini iyi bilen hekim etkili dozda, uygun süre kullanımla tedavide zamandan kazanacak, daha ekonomik bir tedavi elde edilebilecektir.
Şizofreni ve tüm psikotik bozukluklarda, ağır sınır kişilik bozukluğu olanlarda, bipolar bozukluk hastalarında, ciddi tıbbi durumları olan hastalarda, yeme bozukluğu hastalarında, yatış gerektirecek dürtüsel davranışları ve intihar riski olanlarda ilaç tedavisi ile psikoterapinin kombine kullanımı en uygun psikiyatrik yaklaşım olacaktır.
Bazı durumlarda ilaç hasta ile terapist arasında bir geçiş nesnesi vazifesi görür. Bu durum bağlantı fenomeni adını alır. Bir çok hasta ilaçları kesildikten sonra dahi yanında ilaç bulundurmakta, böylelikle kendilerini daha güvencede hissetmektedir. Özellikle kaygı(anksiyete) bozukluğu olan hastalar yanlarında tek bir anksiyolitik ilaç bulundurup, ihtiyaç hissettiklerinde almakta, ilaç henüz kana karışmadan rahatlamaktadırlar. Hasta ile psikoterapist arasında olumlu bir aktarım varsa bağlantı fenomeni sağlıklı biçimde gerçekleşir.
Hasta ilacı almayı reddediyorsa hekim ile hasta arasında olumsuz aktarımsal durumlar olduğu bilinmeli, terapide iletişim güçlendirilmelidir. Bir çok hasta doktora karşı duyduğu olumsuz hisleri fark ederek, dile getirmek yerine tedaviye uyumsuzluk şeklinde dışavurumda bulunabilir.
İlacın ne kadar sürede etki edeceği, ne kadar süre ilaç kullanılacağı, ilaç verilerek azaltılması planlanan belirti ve bulguların açıklanması, beklenen olası yan etkiler, ilacın başarısızlığı halinde alternatif tedavi planlarının belirtilmesi hastanın ilaca uyumunu arttıracaktır. İyi bir psikiyatrist bu konularda gerekli özen ve hassasiyeti göstermelidir.
İlaç kullanımında atıf kuramı bilinmelidir. Atıf kuramı insanların davranışların sonuçlarını nasıl algıladığını açıklar. Bu kurama göre insanlar kendi davranış değişikliklerini dışsal olaylara atfetmeye eğilimli iken, diğerlerinin davranışlarını ise o kişinin bireysel özellikleri gibi içsel niteliklerine bağlarlar. Buna göre ilaç tedavisi ile psikoterapi birlikteliğinde bir çok hasta düzelmeyi ilaçta görerek, terapi sayesinde kazandığı değişimi küçümseyecek, tedavi olumsuz gittiğinde ise durumu hakkında ümitsizliğe kapılıp, kendisini iyileşmez görebilecektir. İlaç kullanımı ve psikoterapinin birlikte kullanımının tamamlayıcı ya da güçlendirici olduğunu, her ikisinin de iyileşme için gerekli olduğunu anlatabilen psikiyatrist-psikoterapist başarılı olacaktır.
Major depresyon tedavisinde, bipolar bozukluk 1 tedavisinde, madde kullanım bozukluğu tedavilerinde, kaygı bozuklukları tedavisinde, şizofreni tedavisinde ilaç tedavisi ile psikoterapi birlikteliği psikiyatri tedavi kılavuzlarında ilk tercih ve en etkili tedavi yöntemi olarak kabul edilir.
Antalya psikiyatri ve psikoterapi merkezimizde psikiyatrik hastalıkların tedavisi ve psikolojik sorunlarınızın çözümünde sadece psikoterapi ile ya da gereğinde ilaç tedavisi-psikoterapi kombinasyonu ile faydalı olmaya çalışıyoruz. En kısa sürede, en etkin tedaviyi sağlamak için hizmetinizdeyiz.
Psikiyatri Antalya, Antalya Psikoterapi ve Psikiyatri Merkezi, Lara/Muratpaşa/Antalya.
Psikiyatrist ve Psikoterapist Dr. Emine Filiz Uluhan.