MAKALELER Sayfa 7

Kişilik bozuklukları, normal kişilik özelliklerinin, abartılmış şekilde bireyin kendisine ve çevresine rahatsızlık verecek biçimde yaşanmasıdır. Kişiler, bilinçaltı korku ve olumsuzluklarla baş edebilmek için savunma mekanizmaları geliştirirler.

Varoluşçuluk, son yüzyılda 'ben kimim?, birey olarak var olmamın anlamı nedir?, gibi' sorulara cevap arayan egzistansiyalist felsefe ile doğmuştur.

Ruhsal yapı dinamik açıdan topografik olarak bilinç, bilinç öncesi ve bilinçdışı, yapısal açıdan id, ego ve süperego katmanlarından oluşur. Ruhsal yapıyı gelişimsel olarak oral, anal, fallik, latent ve ergenlik dönemlerine ayırırız.

Psikoterapi terimi gerek Yunanca, gerek Latince, gerekse İngilizcede ruh, can, nefes almak anlamlarına gelen psiko kelimesiyle bir hastalık ya da bozukluğun tedavisi veya tıbbi olarak tedavi etmek anlamına gelen terapi kelimesinin birleştirilmesinden meydana gelmekte olup, psişik ruhsal hastalıkların ilaç ve cerrahi yöntemler kullanılmadan tedavisi anlamındadır.

İnsanın ruhsal yapısındaki dış katman davranışçı şartlanmalar ve sosyal öğrenmelerden kaynaklanır ve burada oluşan davranışlarımız dışarıdan gözlenen eylemlerimizdir.

Sigmund Freud ile başlayan dinamik psikoloji ve devamında dinamik psikoterapi günümüzde de etkin bir psikoterapi yöntemi olarak varlığını sürdürmektedir.

İnsanların uyum ve dengeli bir yaşam sürdürebilmelerinin temel araçlarından biri sürekli bir yaratıcılık süreci içinde olmalarına bağlıdır. Bu yaratıcılıklarını ne kadar özgür kullanabilirlerse o denli uyumlu olmaktadırlar.

Kadın ve erkek ilişkileri Adem ve Havva'dan beri konuşulan, her kültür ve toplumda en gizemli, en çok tartışılan, merak uyandıran hassas konulardır.

Düşünce beynin bir fonksiyonu olup, bebekte primitif olarak başlayıp olgun hale doğru bir gelişim gösterir.